Yeni Antrenman Eğlencesi - Zwift

 Hava şartlarına ve keyfi durumlara göre insanların kararları anlık değişebiliyor. Ruh hali desek daha doğru bir tanım yapmış oluruz sanırım. Evde bisiklete binmek için fitness tiplerin yanı sıra spinning ve trainer denilen kitlerden faydalanılıyor. Bunların en babalarından Tacx firmasını belki duymuşsunuzdur. Duymadıysanız bile en azından bir iki bisiklet yarışı izlediyseniz, arada reklamlarına denk gelmişsinizdir. Tacx firması bu zamana kadar en güzel projesi Interactive Trainer serileri olmuştur. Burada bir nevi yarış simülasyonu içerisinde ister tek başınıza yapay zeka ile isterseniz de ağ üzerinden arkadaşlarınız veya herhangi bir kullanıcı ile yarışabiliyorsunuz. Tacx şimdilik bir kenara dursun artık pazara bir rakip daha geldi "ZWIFT"

 ZWIFT bir bisiklet trainer yazılımı hatta biraz da oyunu desek yanılmamış oluruz. Tabi oyun derken de basitçe "Oyun" dememek gerekiyor. Öncelikle olmazsa olmaz bir bisiklet (Yarış) daha sonrası ise marka bağımsız ve motora sahip bir trainer, ve bir windows 7 işletim sistemli bilgisayar. Tacx firması bu kiti ve yazılımı birarada satıyordu ve kullanıcıya esneklik sunulmuyordu, gerçi diyebilirsiniz kiti satın aldıktan sonra daha ne isteyebilirim? Satış stratejisi çoğunlukla kapitalist düzende gittiği için siz kesenin ağzını ne kadar açarsanız o kadar özellik geliyordu. Zwift burada engelleri kaldırıyor ve size özgürlük sunuyor. Biraz daha oturmaya başladıkça daha çok trainer desteği geleceği için çoğu ile uyumlu hale gelecek. Bunun yanı sıra diğer verdiği destekler ise, göğüs bantları (kalp atışı için), cadence (kadens - pedal basma gücü ölçer) sensörleri. Çeşitlilik çok olunca insanlar biraz daha özgürleşiyor gibi geliyor açıkçası. Hani bilgisayar toplayan biri olduğunuzu düşünün. Eskiden çoğunlukla hazır sistemler satılmaya çalışılıyordu ki hala daha var fakat şimdi herkes istediği parçayı satın alıp, istediği sitemi toplayabiliyor. Zwift = Özgürlük demiş kullanıcıya ve iyi de bir hamle yaptığını düşünüyorum. Yazılım olarak incelemeye pek girmiyorum ama yanılmıyorsam Tacx'da google maps'den belirli haritalar indirilip, gerçek zamanlı görüntüleri de sanki yarış içerisindeymiş gibi kullanabiliyordunuz. Her iki firmanın da birbirlerine göre avataj-dezavantajları var yukarıda belirttiğimiz gibi. Piyasanın renklenmesi gerçekten güzel oldu. Bu hareketlerle umarız başka firmalar da atak yapar ve farklı fikirler ile bu meydanı boş bırakmazlar.

 Bu arada Zwift beta aşamasında olduğu için hala ÜCRETSİZ :)  o yüzden deneme şansı bulmak isteyenler hemen deneyebilir. Bunun yanında şimdilik windows platformu yayında daha sonra MAC kullanıcıları da yararlanabilecek. Hatta 2015'de tabletlerde de boy göstereceklerini duyurdular. Yaptığınız kilometreleri de Strava'ya yükleyebiliyorsunuz. Bu kadar esneklik ancak don lastiğinde olur bir de bu ekipte diyebiliyorum açıkçası.

 Trainer ile antrenman konusuna gelelim. Keyif ve imkan işi. Neden keyif ? O gün dışarı çıkıp çıkmak istemeyebilirsiniz veya farklı durumlar olabilir. Bu nedenle evde antrenman yapılabilir ki çoğu bisiklet yarışçısının da kullandığı (antrenman öncesi-sonrası) çalışma metodudur. Neden imkan? Ucuz modeller (Roller) haricinde diğerlerinin özellikle yazılım ile gelenlerin fiyatları biraz pahalı :) Şu bir gerçek, normal sürüşte teninize değen rüzgarı hissedemeyeceksiniz veya manzaralı bir yerden geçemeyeceksiniz. Amaca yönelik kullanımlar ve iyi bir motivasyon ile bu yardımcı antrenman ekipmanları da arada kalan boşlukları kapatabiliyor.


 Daha fazla detay için Zwift'in internet sitesine gidebilirsiniz. Tıklayın

Tanıtım için sizleri bu video ile selamlıyorum :D :D


We Ride a Latte. from Zwift on Vimeo.

Normal tanıtım



#zwift #training #bicycle #zwifttraining

Gecenin Rengi

 Bruce abimizin 94 tarihli böyle bir filmi vardı yanılmıyorsam fakat filmden bahsetmeyeceğim. Yine akıl dolu projelerden birisi ile sizlerleyiz. Bu sefer bir yol projesi var.

 Emniyet şeridi çizgilerinin ne kadar dikkat çektiği ortada. Hele zifiri karanlıkta. Photo-Luminising denilen bir toz karışım sayesinde emniyet şeridi çizgileri yeni halini almaya başlıyor. Proje ilk olarak (farklı olarak) Hollanda'da sunulmuş. Zaten başka yerde sunulacağını da düşünemiyorum. Geceleri sürücülere daha verimli yol görüşü sağlamak için yol boyunca döşenmiş kar kristallerinin büyütülmüş şekli sürücüye büyük rahatlık sağlıyor.
















 İlk aşamada hayata geçirmek için daha basit ve kullanışlı yapmak istemişler ve Hollanda'da N329 yolundaki emniyet şeridine uygulamışlar. Yakından bakıldığındaysa insanı büyüleyen bir etkiye sahip. Hava kararmaya başladığı andan itibaren on saatlik bir aydınlatma performansı sergiliyor. Kullanım ömrü doğal koşullar ve yolun durumuna göre değişmekte. Her ne kadar Silent Hill atmosferi kadar olmasa da sisli hava görüşünde normal ışıklara göre daha randımanlı olduğu belirtiliyor. İngiltere özellikle bunun için çok uğraş vermekte son zamanlarda. Ülkedeki bisiklet kullanımı ve elektrik bağlantısı olmayan yollarda en faydalı işlerden birisi. Bununla birlikte aynı istek Çin ve Hindistan'dan gelmiş. Bizim için bir şey diyemiyorum açıkçası daha belli stadartlara oturtamamışken ve devamlı eşelenen yollarda bu sisteme yazık olur.

 Kullanım alanı oldukça geniş olduğunu düşünürsek. Bisiklet kullanıcıları için yapılmış yollarda can simidi olacağını düşünüyorum. Tabi bunun yanında bilinçli sürücüler lazım.

Tour de France 2015 - İlk bakış

 Çok da uzun sürmeyen bir bekleyişin ardından Tour de France 2015, dün 4,000 kişinin katılımı ile etaplarını ve detaylarını bizlere sundu. 4 Temmuz 2015'de başlayacak olan Tur, 26 Temmuz 2015 tarihinde sona erecek. Bu sene 102 yaşına basan Tur, oldukça heyecanlı geçecek.

Tour de France 2015 etaplarının detaylarına şöyle bir bakalım,


                                                                              * 21 Etaptan oluşuyor

Tour de France 2015 (Tıklayarak büyütebilirsiniz)

* Etapların toplam uzunluğu 3,344 km
* 9 Tane düz etap
* 3 Tane tepe etap (Çok kastırmayan)
* 7 Tane dağ etabı ve içerisinde 5 tane zirve finişi içeren etap
* 1 Tane bireysel zamana karşı etap
* 1 Tane takım zamana karşı etap
* Toplam 2 gün dinlenme (9. gün sonu ve 16. gün sonu)

 Detaylar bu şekilde. Bunun yanında geçen sene Yorkshire'da başlamıştı yarış hatırlarsanız (ilk etap bitimine yakın da talihsiz bir kaza yaşanmıştı. Bkz Cavendish) Bu sene de yine farklı Ülkeler ve Şehirler turun içerisine dahil edilerek, renkli bir hava kazandırılmak istenmiş.







Etap 1 ve 2 Utrecht Hollanda
Etap 2'nin bitişi Zélande (Zeeland) Hollanda
Etap 7 Livarot Fransa
Etap 10'nun bitişi La Pierre-Saint Martin
Etap 13 Muret Fransa
Etap 21 Sévres - Grand Paris Seine Quest Fransa


İlk gün zamana karşı ile Hollanda'nın Utrecht şehrinde başlayacak. Etap 14 km. Ertesi gün 166 km'lik etap yine Utrecht'de pedallanacak ve biraz daha güneye inilerek Hollanda-Zélande (Zeeland) şehrinde sona erecek.

Utrecht-Hollanda hem üniversite hem de bisiklet cenneti

 Yazımızı Tour de France'ın bu seneki özel etap videoları ile noktalıyoruz. Yine görsel olarak güzel iş çıkartmış bu Fransızlar :) iki tekerle kalın, hoşçakalın ;)

Tasarım ve Zerafet - Cannondale Dutchess

Hollanda denildiği zaman aklınıza gelen bir çok şey var. Serbest kullanımlı sihirli mantarlar, kanallar diyarı, laleler, yel değirmenleri veee bisiklet. Hollanda'da ulaşımını % 70'i (2013 verileri) bisiklet ile gerçekleşiyor. Bu yüzden yapılan yatırımın özellikle de yol için yapılanların oranı çok ciddi. Önceki yazılarımdan birisinde yine Hollanda - Purmeren'de yapılmış olan bir bisiklet köprüsünü tanıtıp, hakkında bilgi vermiştim. Bu sefer  Hollanda'ya ve bayanlara özel bir prototip bisiklet tanıtıyoruz.

  İş ilk aşamada tasarım olunca belli bazı değerleri üzerinde taşıması ve yansıtması gerekir. Delf Teknoloji Üniversitesi'nden Wytze van Mansum'un son senesinde mezuniyet projesi olarak Cannondale ile işbirliği yapmışlar.  Kadınlar için tasarlanan Dutchess'de , özellikle kentsel kesimlerde fırsatları büyüyen bir çizgi yakalanmak istenmiş. Bunun yanı sıra sadeliği ile göz kamaştırıyor. Hollanda'nın geleneksel anlayışı olan konforlu,kolay ve sağlam ulaşım temellerini sunuyor.

 İlk bakışta kıvrımlarının ve sadeliğinin güzelliğine kaptırıyor kendini insan. Ufak detaylar verecek olursak,

Arka çamurluk 50 kg'a kadar yük taşıyabiliyor
Toplam ağırlığı 14 kg'ın altında
Gizlenmiş fren balataları
Gidonun katlanarak bisiklet kilidine dönüşmesi
Gidonun iki farklı farklı açıya dönüşmesi

Tabi bu ürünün gerçekte olmasını isterdik fakat sadece prototip ama ileride neden olmasın ?

Bir dahaki bisikletli tasarımlarda görüşmek üzere hoşçakalın, iki tekerle kalın.

Fırından taze BİSİKLET KULÜBÜ

 Akıl ve mantığın birleştiği noktada ulaşım çözümlerinden biri olan bisiklet farkındalığı gün geçtikçe büyüyor. Bisiklet ile ilgilenmeyen veya haberler, geziler hakkında araştırma yapmayan kişiler sonradan bu işin içine girdikleri zaman "keşke daha önce yapsaydım" pişmanlıklarını dile getiriyorlar :) Özellikle bu sene sivil toplum kuruluşları ve dernekler ciddi derecede arttı. Bunun yanında gerçekleştirdikleri eylemler ve etkinlikler de göz doldurdu.

 Açıkçası BBG Evi, kızına koca arayan (sözde), bugün neremi açsam veya ne giysem gibi milletin omega seviyesini düşüren programlarla kaplı atmosferde yeni fikirler ve güzel planları görünce içim açılıyor :)

 Buraya nereden geldik?

 Efendim İSTANBUL BAHÇEŞEHİR ÜNİVERSİTESİ bu sene itibari ile kendi bisiklet kulübünü kurdu hatta Vatan'a ve millete hayırlı olsun. Twitter üzerinden yaptığımız kısa mesajlaşmalar sonunda soluğu Beşiktaş kampüsünde aldım. Eren-Bora-Burak ve daha sonra eklenen arkadaşlarla güzel sohbet ettik. Hatta manzara da on numara, tam şükela biraz da martı stayla. Kuruluş olarak yanılmıyorsam dört-beş kişinin aklında bisiklet kulübü kurmak geçiyormuş sonra yollar ortak noktada birleşince haliyle bu fikir gerçekleşmiş. İlerleyen zamanda heyecandan (heyecanlarını yüzlerinden okumalısınız) değişik beyin fırtınaları oluştu. Güzel fikirler ve projeleri var. Kendilerine de geldiğimde ilk söylediğim şeylerden biriydi "Çoğu zaman Üniversite'nin önünden geçiyorum ama burasının fazla bisiklete sıcak bakacağını sanmamıştım" Ön yargımı söyledim :) aslında onlarda biraz böyle düşünüyormuş. Biraz sorup-soruşturunca aslında içlerinde de bisiklet aşıklarının olduğunu görmüşler :) çok iyi gerçekten.

Kulüp taze dedik ama öyle oturup bekleyecek halleri yok tabi. Hafta sonu gerçekleşecek olan ODTÜ Bisiklet yarışına da iki kişiyi göndermiş bile. Baya hızlılar yani.

Unutmadan, bu iş de böyle bitmiyor tabi. 20 - 24 Ekim tarihleri arasında öncelikli Beşiktaş kampüsünde stand açacaklar ve herkesin ilgisini merakla bekliyor olacaklar. Nereden olursanız olun, mutlaka gidip, görün derim. Tekrar hatırlatayım başka üniversiteden olun veya olmayın, kulübe katılabiliyorsunuz ;)

 24 Ekim akşamı saat 18:30'da ise kulübe katılmak isteyen arkadaşlarla tanışma ve belki küçük bir sohbet olabilir. Bunu da not olarak ekleyeyim ;)

ve son ekleme olarak, ağırladıkları ve güzel sohbet için çoooooook teşekkür ediyorum kendilerine.

Görüşmek üzere, iki tekerle kalın. Hoşçakalııııııın.

Bisiklet Filmleri Festivali 2014 Istanbul

18-21 Eylül 2014 Tarihlerinde gerçekleştirilen Bisiklet Filmleri Festivali. Bu sene bazı aksaklıklar ve hava koşullarının azizliğine rağmen, tüm ısrarı ile devam etti :) Bu sene gidemeyenler için üç günlük programı sizlere hazırlamaya çalıştım. Bazı filmler tabi bulunamıyor, telif hakları yüzünden net ortamına koymak istemeyenler de mevcut. Bunların kısa gösterimleri mevcut. Gerçi Belle Epoch filmi izlediklerim arasında en keyiflisiydi ama filmi bulamadık bir türlü :)

İlk gün filmleri sizlerle,



SKI BOYS

Kanada yapımı ve Ontaria taşrasındaki 70'lerin çocuklarının yaratıcılıklarını ve maceralarını sunuyor.




 CARMA

 Toplama parçalardan oluşan (Çoğu otomobil parçaları) bisikletin, kafası karışık bir biçimde kendi olayını anlatıyor.


STAYER (STEHER)

 80'lerde büyük sükse yaratan Stayer yarışlarını ele alıyor. Geçen sene de gösterime girmişti.

 BOY

 İngiltere yapımı olan filmde oğlunun ölümü ile başa çıkmaya çalışan bir adamın bundan sonraki sürecini anlatıyor. Oğlunun yapamadığı yolculuğu gerçekleştirir. Hikaye bir yerden tanıdık geldi bana :) bakalım hatırlayacak mısınız?  İngiliz oyuncu Timoty Spall başrolde.



 THE BICYCLE

 Bisikletlerin hayatlarında da inişler-çıkışlar oluyormuş : Bir bisikletin tekrar yıldız olduğunu göreceksiniz.

 

 THE CYCLIST

 Asıl elemanımızın bisikletini bulana kadar farklı olayını ele alıyor. Her bisiklet de alınmaz ama :)

ROAD FROM KARAKOL

 Bu filmimiz de geçen sene gösterilenler arasında. ABD-Kırgızistan yapımı. Uzun bir yol ve bir bisiklet.



 Birinci gün programı böyleydi. Belle Epoch adlı filmi bulamadığımdan yayınlayamadım. Bunda da İtalyan bisikletçi olan Giuliano Calore en dik rampalarda bile elini kullanmadan türlü enstrümanlar çalarak bisiklet sürüyordu :D bir de bunun inişini gerçekleştirmiş.  İkinci gün programı da ilerleyen günlerde sizlerle olacak. Takipte kalın, iki tekerle kalın ;)

İKİNCİ GÜN



FIX THE ICELAND

 Fixed bisikletleri ile yolculuğa çıkan iki adamın İzlanda çöllerinde ve diğer zor şartlardaki anılarını gösteriyor.


LUCAS BRUNELLE GOES TO AFRICA  


EVOLUTION OF THE BICYCLE

 Bisikletin ilk halinden, günümüze kadar geçen süredeki değişimi bizlere sunuyor.

 BIKE FOR BREAD

 Kahire'de ekmeklerin bisikletle servis yapıldığını gösteren bir kısa film. Artısı ve eksisiyle anlatılmış olması en ilgi çekici karelerden biri.

Karanlık Sohbet

 Günümüzde teknoloji yatak odasına kadar girdi diyebilirim. Yanımızdan ayrılmayan akıllı telefonlar, yeni nesil televizyonlardaki işletim sistemleri devamlı kendilerine bağlamaya çalışıyor insanları. Özellikle akıllı telefonların muhabbeti ve çevremizdeki farkındalığı kestiği bir gerçek var. Otobüse ve minibüse bindiğimde ilk baktığım boş yer neresi :) ikincisi ise insanların nelerle meşgul olduğu. Kitap okumaya çalışanlar var, onları tebrik ediyorum. Çoğunluk yüzdeye vurduğumuz zaman kafalar kırk beş derece aşağıya, telefon ekranlarına hapsoluyor. Hatta bir keresinde hiç unutmam baba-oğul birlikte ekranlara gömülmüşler, ne muhabbet var ne de başka bir şey :)

 Bizden aldıkları tek bir şey var, iletişim. Evet konuşabiliyoruz sayesinde, uzakları yakınlara getiriyor belki ama o sıcaklık ? Gerisini siz söyleyin.

 Başka bir örnek yine kendim şahit olduğum. Minibüse binmiştim yine akşam vakti. Herkes önce "BEN" kavramı içinde sıra beklemeden binmeye çalışıyor. Birinci aşama bitti, herkes bindi. İkinci aşama bu sefer para uzatma savaşları :D kimisi en önce vermek için hemen atak yapıyor, kimisi de soteye yatıp sakin anı kovalıyor ve elden ele uzattırıyor. Ayakta kalmıştım, problem değil. Bu arada şoförün yanında bulunan koltuğun arkasında duruyordum. Herkesi görebileceğiniz yerlerden birisi. Ücretler uzatıldıktan sonra, abartmıyorum on - on beş saniye sonra herkes ya cebine ya da çantalarına gömülüp telefonlarını çıkarıp yine o küçük dünyalara gömülmüştü. Buna benzer ve farklı çok şahit olduğum şeyler var tabi konu dağılmasın diye bu ikisi bizlere yeter.

 Karanlık sohbet, yazımızın başlığı. Neden ? 

  Karanlık bazılarının korkusu,dayanamadığı,zevksiz,anlamsız bir an. On Sekiz Eylül'de bisiklet filmleri festivali başlamıştı. Açılışı sonrası en lezzetli durak olan ikinci güne geldik. Sandalyeler ve minderler hazır. Ekrana yansıtılmış BFF logosu, arkadaşlarını bekleyenler, çiftler, tekler, erasmus yapanlar vs. her çeşit insan buradaydı. Civarda genel bir elektrik arızası yaşanıyordu, jenaratörlerin sesi her şeyi bastırıyordu. Saat gelmişti, kendimi film dünyasına bırakmıştım derken ikinci filmin ortasında jeneratör de dayanamadı ve karanlıklar içine gömüldük :)

 On dakika sonra herkesten beyaz telefon ışıkları bekliyordum. Bu gerçekleşmedi ve güzel sohbetler kulaklarıma misafir oluyordu. Sağ tarafımda bisiklet dünyasına yeni adım atmış biri, arkadaşıyla beraber turlar ve deneyimler hakkında konuşuyordu. Biraz önümde oturan çiftler ise karanlıktan istifade (Bkz. Sinemada en arka köşeye sotelenmek) oynaşıyorlardı. Arkamda da tanıdık sesler. Geçen sene tanışıp, güzel işler yaptığımız ekip vardı. Biraz daha karanlıkta kalmayı istedim. Evet böylesi daha güzeldi, keyifliydi. O kadar güzel şeyler konuşuluyordu ki bisiklet sayesinde sigaraya son veren, uzun tur planlarını arkadaşlarına açıklayanlar hatta özgürlüklerine yeni bir boyut kattıklarını anlatıyorlardı. İlerleyen saatlerde artık film gösterimlerinin bir sonraki güne veya kararlaştırılan bir günde gösterileceği duyuruldu. Herkes gitmeye başlıyordu. Bu güzel sohbetleri dinlemek istiyordum. İşin en güzel tarafı ise şikayet eden ve olumsuzluk çıkartacak hiç bir şey duymadığımdı. Normalde sızlanmalar ve olumsuz sesler yükselir bu tip organizasyonlarda :)) Belki de en azından kulağıma gelmedi. İçlerinden söyledilerse bilemem :)

  Karanlık bu sefer keyif vermişti. Evlerimizde de elektrik kesildiği zaman sıkıntıya düşmüş gibi olanları da biliyorum. Yeni nesil diye birilerini suçlamayacağım. Çünkü bazıları bu teknolojiyi (telefon, oyun konsolları,tablet) insanlara sus payı olarak veya çocuk yaramazlık yapmasın diye eline tutuşturuyor ama neleri verip, neleri onlardan götürdüklerinin farkında değiller.

 Karanlık bazen,

dinlenmek
düşünmek
konuşmak
sohbet etmek
dinlemek
görmek
var olanı hatırlamak
sevmektir.

Karanlık korkulacak bir an değil artık. Yapabileceğiniz çok şey varmış değil mi ?

Yeni Yerlerde Eskişehir

 Temmuz (2014) Ay'ı ortasında Eskişehir'i göreyim dedim. Hem kişisel işlerim için hem de dergilerden gördüğüm kadarı ile Avrupa havasında bir yer gibi kafama yerleşmişti. İstanbul'dan otobüs ile beş saatte vardım. Sıcak her haliyle kendisini hissettiriyordu.

 Biraz şehir merkezine doğru gittiğimde ise çok fazla alışık olmadığım uçakların sesleri kulaklarımı belirli periyotlarla tırmalıyordu :D (Havacılık Okulu olmasından dolayı) Eskişehir tarihe tanıklık eden şehirlerimizden birisi ve bunun yanında hem öğrenci şehri hem de bisikletin çok kullanıldığı bir ilimiz. Gitmeden bir hafta önce de malum bu Sarı Bisiklet kampanyasını başlatan firmaya elektronik posta ile nerede olduklarını sordum. Bir hafta sonunda cevap gelmedi. İki buçuk hafta sonra cevap geldi o da kendi facebook sayfalarında nere olduğu belirtiliyormuş bilgisiydi :) işime yaramadı ama bu kadar geç cevap vermeleri de garibime gitmişti.

 Gezebildiğim yerlere gelirsek,

 Masal şatosu denilen ve çocukluk zamanında bizlere anlatılan masallar için yapılmış çok güzel bir şato var. Burayı büyük-küçük demeden gezmenizi tavsiye ediyorum :) Bunun yanında kendi çapında akvaryumu ve bir de Sabancı grubunun şehire bağışladığı uzay bilimleri binası var. Eskişehir'deki tek olumsuz şey ise bu tür yerlerin saat 17:00 itibariyle kapanıyor olması. Belki de İstanbul'a göre ziyaretçi akını olmuyordur ama bana garip geldi (Bkz. Memur zihniyeti) tabi bu söylediğimi kötü olarak algılamayın. Akşamına da Barlar Sokağında aldım soluğu. Nevizade'nin bir kopyası varmış gibi :) daha az gürültü var. Bu bile güzeldi benim için :)

Not: Fotoların üzerine tıklayarak büyütebilirsiniz. Birkaç foto da ilerleyen günlerde eklenecektir.

 Ertesi gün kahvaltı için bir şeyler atıştırayım diye dışarı çıktım. Pastaneye girdim orada da sağa sola bakınırken güzel bir duvar kağıdı vardı :) Pencere kenarına oturduğumda baktım, gencinden yaşlısına herkes kullanıyor valla helal olsun. Darısı bizim tembellerin başına :D




  Şehirdeki ulaşım ve trafiğe gelirsek. Çoğunlukla sürücüler saygılı. İstanbul gibi bir koşuşturma ve kaos yok. Kafamı nereye çevirsem bisiklet var :D :D bu çok güzel. Hatta bir ara arkadaşımı beklerken kiiltlenmiş bir bisikletin fotosunu çektim ve ardından bir dakka sonra sahibi geldi. Belki içine kurt düşmüştür diye fotosunu çektiğimi anlattım. O da İstanbul'da yaşıyormuş, biraz bisiklet üzerine muhabbet ettik sonra bastı pedalına yoluna koyuldu. Bisikletliler ve araçlar birbirleri ile uyum içinde geçiniyorlar en azından aksi bir durum görmedim. Belki de arada oluyordur. Yaz olduğu için ve öğrenciler olmadığından nüfus azlığı da dikkati çekiyor. Eğitim zamanı kalabalığın da arttığı bir gerçek.


















 Bu güzel şehir bisikletle daha güzel. Umarım bozulmadan devam eder her şey. Bir dahaki sefere de Porsuk Çayında gezeceğiz. A unutmadan Eskişehir'li Gezgin pedallar adlı grubun da güzel bir turu oldu. Videolarını da izleme şansım oldu. Çok güzel bir tur :) izlemenizi tavsiye ederim ;)

Bisikletçinin uygulama dünyası

 Ne var ne yok yahu? İyi mi keyifler ? Bu sıcaklarda aman dikkat edin valla. Uygulama tanıtımayalı da baya olmuş en son bu senenin 2014'ün yani Tour de France uygulamalarını tanıttık ondan önce de 2013'ü tanıtmışız. Anlayacağınız üzere bu başlık altında bisiklet, doğa sporları ile ilgili işinize yarayacak uygulamaları tanıtacağız. Bazıları bedava bedava oluyor günlük, o yüzden bu sayfayı favorileriniz arasına kesin alın derim.

 Tanıtacağımız uygulamanın adı Runtastic Road Bike Pro GPS Cycling. Bu uygulama ile neler yapabilirsiniz onu söyleyelim,

* Ne kadar mesafe koştuğunuzu öğrenebilir
* Kardio bandı ile kalp atışınızı izleyebilir
* Hangi tempo ile sürdüğünüzü öğrenebilir
* Cihazınızda bulunan şarkıları bu programla birleştirebilirsiniz (Her ne kadar böyle olsa da biz sürerken müzik dinlemenizi tavsiye etmiyoruz) 









IOS (APPLE) Cihazınıza indirmek için buraya tıklayabilirsiniz.  Program 13/07/2014 günlük olarak IOS yani Apple cihazlarında ücretsiz sonra ne kadar olur orasını bilemiyorum. Android işletim sistemlerinde de aynı şekilde ücretsiz.







Android cihazınıza indirmek için buraya tıklayabilirsiniz.  Tabi şunu belirteyim Android cihazlardaki bedava sürüm "Lite" sürüm yanlışlık olmasın.


Yukarıda yazdığım özelliklere ek olarak daha çok özellik var. Mesela,

* Tour de France etabı gibi bir etap istiyorsanız hemen size ayarlıyor
* Kendi Offline haritanızı planlayıp, telefona kaydedebiliyorsunuz. 
* Motivasyon için tezahürat sesleri mevcut
* Yakılan kaloriler ve dahası tabi bunlar Pro versiyonunda mevcut. 

Yakın zamanda bir video ile bu programımıza da test edip sizlere sunacağız.

İki tekerle kalın, kasksız dışarı çıkmayııııın

Seninki kaç vites ?

Temizlik zamanı - Zincir temizleme

  Ramazan'da temizlik işine girelim dedik ve bisiklet zinciri temizliği yapalım istedik. Özellikle motosiklet ve bisiklet temizliğinde zincir temizliği hem en önemli unsurlardan hem de en pis işlerden biridir. Önemli oluşundan bahsedersek, bisikletin çekiş sisteminin en önemli elemanı zincir. Zincir olmadan da aktarım sisteminin işleyişi mümkün değil. Pis olması kısmı ise açık bir sistem olduğu için ve aktarımın iyi işlemesinde yağ kullanıldığı için bütün toz, toprak vb. şeyleri üzerine çekiyor. Zincir bakımı aynı zamanda sürüş performansını, zincir ömrünü de etkiliyor.

 Bizim temizlik işleminde girişeceğimiz işlemlerin hepsi basit. Hatta öncesinde isterseniz arka tekerleği de çıkartıp temizleyebilirsiniz. İşleme başlamadan önce bir tavsiyemiz daha var o da önce arka kaset (arka dişli) ve ön aynakol dişlilerini temizlemeniz. Nedeni ise zinciri öncesinde istediğiniz kadar temizleyin dişliler pis olduğundan, zincire devamlı pis yağ bulaşacağından aynı yerde dönüp duracaksınız.

 Zincir temizleme işleminde fazla kimyasala girmeyi sevmiyorum. Ne kullandık? Sıralayalım,

* Eskimiş diş fırçası
* Eski bir lavabo fırçası
* Mazot (Kimileri gaz yağı da kullanabiliyor olabilir)
* Bizim elimizde zincir temizleme aparatı vardı, biraz daha kolaylık sağlıyor
* Sabunlu su
* Püskürtme başlıklı boş bir şişe (Cam sil şişelerini örnek verebiliriz)
* Eller fazla batmasın diye bir çift eldiven











 E tabi bu kadar yazdıktan sizleri videomuza davet ediyorum :) kafanıza takılan bir şey olursa veya tavsiye edecceklerinizi. Yorum bölümüne yazabilirsiniz.

Kendinize iyi bakın, kasksız dışarı çıkmayın ve hoşçakalııııın :)

Seninki kaç vites?

İki tekerli karton

Bisiklet ve tasarım dediğimizde sanki iki çılgın kişilik bir araya gelmiş ve sonu olmayan bir maceranın peşinden gidiyormuş gibi geliyor.Tasarımın sınırları yok. Bisikletle gidemeyeceğiniz yerler yok. Bu yazımızda kartondan, evet evet karton bisiklet tasarlayan birisi  var.

İzhar Gafni -Cardboard 

 Izhar Gafni Sistem geliştirme mühendisi. Karton bisiklet projesini beş sene önce geliştirmeye başlayan Izhar ilk prototiplerde bir kartonun insan ağırlığını nasıl taşıyabileceği üzerine yoğunlaşmış ki asıl olayda bu zaten. Bu sefer aklına Origami sanatı gelmiş. Bilindiği üzere tasarımlar sadece estetik kaygısı taşımamalı aynı zamanda güvenli bir kullanıma da hitap etmeli. 

Cardboard ilk tasarım

Piyasadaki çoğu kartonun (kolilerin özellikle) sağlamlığının perde arkası ise altıgen. Aslında altıgen fikri de bize doğanın öğretmiş olduğu derslerden birisi. Bu konuda ders alınacak kişiler ise arılar. Bal peteklerinin bu kadar büyük ve dayanıklı olmasının sebebi ise altıgen olması. Bunun matematiksel boyutuna fazla girmiyorum, malum konumuz değişmesin. Izhar Origami fikri ile birden fazla kartonu birleştirdiğinde sağlamlığın arttığını görünce daha da ilerleme kaydetmeye başlamış ve geliştirdiği çizimleri gerçeğe dönüştürmeye gelmiş. Beş senelik zaman diliminin içerisinde vaktinin en büyük kısmını kartondaki yapısal zayıflıkları iptal      etme düşüncesi olmuş.

Tabi malzeme ucuz olunca, bu haliyle ürüne yansıyor. İlk bisikleti dokuz dolara üretmiş. Bisikletin çoğu yerde ismi yirmi dolarlık karton bisiklet olarak geçiyor. Karton bisiklet bu isimle ve malzeme ile fuarlarda vb. yerlerde boy göstermeye başlayınca büyük ilgi çekti. Hatta sağlam yatırımcılar bile bulduğunu söyleyebilirim.

 Kullanım ve ekipmanlardan bahsedecek olursak, bu bisiklet için bir ömür ve garantiden bahsedilmemiş fakat başka bir üretim olan karton bisiklet için kendisine altı aylık ömür biçilmiş ama onun yapısı buna göre daha düşüktü. Bu tanıttığımız modelin sağlam bir kaplaması mevcut. Dayanıklılık ve su geçirmezlik özelliği kazandırmak için. Bisiklet ekipmanları ile birlikte 9kg. Böyle bir bisiklet için gayet makul bir değer. 

Ekipmanlar ise üzerinde vites veya göbek vites mevcut değil. Sadece fren kolları, fren pabucu ve aktarımı sağlayan kayışlı sistem var.

 İlerleyen zamanlarda ise bisikletin başka firmaların satın alıp, kendi reklamlarını yapacağı bir alan olarak görüyor ve engelli, yaşlı vatandaşlar için motorlu bir sistem geliştirileceği eklenmiş.

 Bizden bu seferlik bu kadar, sağlıcakla kalın ve kasksız dışarı çıkmayın.


Seninki kaç vites ?

Uzun ince bir yol ... Bisikletle Tur'a çıkmak

 Mevsim kendini gösterdi. Planlar yavaş yavaş ortaya çıkıyor.Turlar, günü birlik uzun turlar vs. Çok soru geldi, acaba yanımıza neler almalıyız ? Ufak bir rehber hazırlayalım dedik sizler için. Dört ana grupta toplamak istedik bunları. SAĞLIK-BİSİKLET-KONAKLAMA ve Diğer kısmı

SAĞLIK

Sağlık tabi ki en önemlisi. Salıklı bir bünye olmazsa bu tur nasıl yapılır ? Yanınızda olması gereken önemli şey ise kendi rahatsızlığınız varsa kendi ilaçlarınız. Bu ilaçları da turu tahmin ettiğinizden daha uzun sürecekmiş gibi hesaplayın. Ne olur-olmaz. Reçeteleri ile yanınıza alın. Yurtdışına çıktığınızda olaki bir nedenden dolayı sorgulanırsanız hiç olmazsa belge göstermiş olursunuz. Her ihtimali hesaba katmanız gerekmektedir. Bunu en önemli olarak, başa alalım ve sıralayalım,

* Aspirin
* Majezik (Ağrı kesici)
* Boğaz pastili (Marka belirtmiyorum, sık kullandığınız varsa alabilirsiniz) Tavsiye derseniz, strefen ballı limonlu veya tantum'un hapı var.
* Yukarıdakine bağlı olarak boğaz spreyi. Kullandıklarım arasında Tanflex var iyidir, tantum verde'de iyidir. Bunların prospektüslerini iyi okuyun bazıları sıkıldıktan sonra yutulmuyor.
* Yara bandı, gazlı bez, pamuk, elastik bandaj, file bandaj
* Baticon tarzı antiseptik. Tentürdiyot almayın sakın, hala satılıyor mu bilmiyorum ama yaranın iyileşmesini bir hayli geciktiriyor. Antiseptik aklınızda kalsın ;)
* İshal ilacı
* Magnezyum Diasporal (Bu magnezyum ilacı, hap şeklinde ve toz şeklinde de satılıyor) Sizin kendi kullandığınız varsa ondan şaşmayın. Magnezyum'u da eksikliğinden dolayı kötü kramplar yaşamamanız için tavsiye ediyorum.
* Protein Bar (Çikolata veya gofret de olabilir. Örnek vermek gerekirsek Power Bar'ın Proteinleri güzel oluyor)
* Enerji jelleri
* Sporcu içecekleri (Gatorade gibi)

UYARI: Hangi ilaçlara ve maddelere karşı alerjiniz var bunu mutlaka bilin ve alerjisi olduklarınız için ufak bir deftere not alın. Bunun yanında enerji içeceklerini tavsiye etmiyorum. Nedeni ise içeriğinde bulunan doping maddeleri ve metabolizmaya bağlı farklı değişiklikler göstermesi.

BİSİKLET

Bisiklet konusunda yeni bisiklet alıp tura başlayacaklara ise "V" yani pabuç frene sahip bisiklet tavsiye ediyorum. Bunun sebebi ise sıkıntı yaşamanız dahilinde daha az zaman kaybı ve kolaylık.

Bu başlığı da kendi içerisinde dallara ayırıyoruz :)

* Dayanıklı bir portbagaj. O kadar eşya taşıyacaksınız veya romörk. Tercih sizin, tabi yük dağılımına göre de :)
* Yük dengenizi iyi ayarlayın, yoksa bu uzun kilometreler size işkence gibi gelebilir. Hatta bagajlarınıza eşit yük dağıtıp, tartın ve öyle yerleştirin.
* Yağmur geçirmemesi için naylon örtü
* Bel çantasına ihtiyacınız olabilir. Buraya da elinizin altında her an olacakları koyabilirsniz.
* Ön far ve Arka Stop lambaları. Pilli ise bunlar, yanınızda uygun tipte yedek pil.
* Yüksek ses çıkartan bir zil.
* Selenin konforlu olması gerekmekte. En önemli parçalardan birisi hatta.
* Bisiklet aynası
* Su mataraları
* Sağlam bir bisiklet kilidi.
* Motosikletten aklımda kalan örümcek adıyla da bilinen geniş esneyebilen kancalı kordon. Dağılmasını istemediğiniz ve üst kısımlarda duracak eşyaları toplayabilirsiniz bununla.
* Çadır ipi ama kendi çadırınızdan ayrı ekstra yanınızda bulunsun. Paraşüt ipi de bulundurun hatta.

BİSİKLET TAMİR-BAKIM

* Pompa
* Alyan tamir seti (İçeriğine iyice bakın bazıları her şeyi barındırmayabiliyor)
* Zincir sökme aparadı alyan takımında yoksa ayrı yanınızda bulunmasında fayda var.
* Kendi zincirinize ve vites sisteminize uygun zincir baklası. Zincir değiştirme videomuzu izlediyseniz, orada missing link veya power link adıyla bilinen baklalar var. Onlardan da en az üç tane alın derim.
* Yedek iç lastik ( En az 2 tane)
* İç lastik yama seti, yapışkanları ve yamaları bolca yanınızda bulundurun. Hatta plastik levyelerin kimileri çabuk kırılıyor, fazladan bulundurmakta fayda var.
* Fren ve vites kabloları
* Fren pabucu "V" fren için. Disk fren içinse, balata.
* Yine tamir takımınızda uygun ağızda yoksa yıldız tornavida
* Zincir yağı
* Jant Akort anahtarı (Jant yamukluğunu gidermek için)
* Jantınıza uygun jant telleri (Ön ve arka için 3 tane)
* Plastik kelepçe (Yapı marketlerde kolayca bulabilirsiniz)

GİYİM

Hava koşullarına göre yazlık ve kışlık giysilerinizi buna göre ayarlayabilirsiniz. Özellikle her iki durum için de giyim firmalarının şimdilerde ürünlerine yaptıkları "Nefes Alma" özelliğini aramız gerekmekte. Bu biraz daha giysi içerisindeki vücudunuzun daha çok hararet yapmasını önlüyor, tabi bu da performansınızı olumlu şekilde etkiliyor. Ayakkabı konusunda ise su geçirmezlik sertifikası gibi bir üne sahip olan Gore-Tex'li ürünleri tercih etmeniz. Kilitli pedalınız yoksa tabanı birazcık daha sert olan ayakkabıları tercih etmeniz daha faydalı ve ayağınızı da daha az yoracaktır ;)

* Kask
* Farkedilebilirlik açısından özellikle de gece sürüşü de yapacaksanız, reflektörlü ekipmanlar.
* Güneş ışığını etkin biçimde kesecek gözlük
* Bisiklet Eldiveni
* Pantolon
* Bisiklet şortu ve bisiklet taytı (Tayt özellikle sele ağrısı çekmemek için tavsiye ediyorum)
* Buff diye piyasada satılan bandana adıyla bulabileceğiniz bir tekstil ürünü.
* İç çamaşırı (Turun uzunluğuna göre adetlerini kendiniz belirleyebilirsiniz)
* T-shirt, çorap
* Üst-Alt yağmurluk. Hatta üst için panço bile olabilir.
* Mayo ? Belki olabilir :) (Lokasyona göre)

Hemen bunun yanına eklenecek elinizin altında bulunması gerekenler,

* Kimliğiniz
* Güzergah üzerinde ve bulunduğunuz il-ilçe sınırlarında işinize yarayacak telefonlar
* Harita
* GPS Cihazı (Her zaman teknolojiye güven olmaz bunu da belirtelim ;)
* KM saati
* El feneri (Büyük- küçük boy, hatta şimdi elle şarj edilebilenler var pil derdi olmuyor tavsiye edebilirim ama iyi bir şey almakta fayda var)
* Şifreli kilit (Ufak bavul kilitleri de olabilir)
* Not defteri
* Havlu
* El dikiş malzemesi (Hatta seyahat dikiş seti adıyla geçiyor bunlar)
* Kişisel bakım ürünleri (Şampuan, krem vs.)
* Fotoğraf makinesi ve video kamera alıyorsanız, yedekleme için hafıza kartları
* Basit işlerinizi halledebilecek bir Netbook yanınıza tavsiye ederiz
* Bu teknolojik aletlerin şarjları için sağlam bir güneş enerjisi ile çalışan şarj cihazı. Hatta yanlarında verilen adaptör uçlarına da dikkat edin.
* Banka kartları-Nakit para. Banka kartları için de eğer yurtdışında iseniz, master-visa kartlarınızın olup olmadığını kontrol edin. Nakit paraların hepsini aynı yere koymayın ;) Ülkenin para birimine göre önceden çevirin derim.

KONAKLAMA

Bu başlık altında maddelere geçmeden önce kamp işine girişecekseniz daha önceden çadırı kurmak için pratik yapın. Çadırınızı iyi tanıyın :) şimdi komik gelebilir tabi bu ama nereden hava girişi var, nereye lamba takılıyor bilin yoksa kalıcı hasarlar verebilir ya da açtığınız delikten tüm gece su akabilir ;) Issız yerleri tercih etmeyin bir de.

* Uyku tulumu. Sıcaklık değerlerine iyi bakın sonra pişmeyin ya da donmayın. Uyku tulumuna bir de MAT ekleniyor ve isterseniz en kaliteli uyku tulumunu alın, matınız kötü ise bu maalesef içerideki ısı ve konforu düşürüyor. En az uyku tulumu kadar mat da iyi olmalı ;)

* Bazı zamanlar belki de normal bir pansiyonda konaklamanız gerekecek.

* Çadır için zeminin kuru olmasına dikkat edin.

* İsveç çakısı tabir edilen, içerisinde çoğu aracı barındıran çakı da hayat kurtarabilir.

* Ufak kamp ocağı, çakmak taşı. Ufak tava bile olabilir yanınızda.

* Duş için portatif ağaca veya yüksek bir mevkiye asılan mobil duşlar var. İçerisine belli bir miktar su koyup altında duş alabiliyorsunuz.

* Yurtdışında konaklamayı az da olsa bedavaya getirmek istiyorsanız aşağıdaki siteye göz atın derim. Burada çoğu tur yapan kimseler bağlantılarını bu siteden kullanıyor hatta tavsiye edilen rotalar bile var ;)

https://tr.warmshowers.org/

Bunu da ek olarak koyuyorum belki işe yarayabilir.

http://www.adventurecycling.org/resources/social-media/

https://bike.meetup.com/

Bunlara ek olarak ateş yakmayı ve yemek işini de çözmeniz gerekiyor. Yeri gelecek belki ucu ucuna yemek hazırlamanız gerekecek, bunun için küçük konserveler de yanınız da olsun. Basit yemekler yapmayı öğrenin önceden.


Hımmm hummm, kem küm. Başka neler söyleyebilirim diye düşünüyorum. Turunuz yurtdışında ise bir defa oraya daha önceden gidenlerin deneyimlerini dinleyin, not alın. Her Ülke'nin kendi kuralları ve kanunları var ve bunlar size çok acayip gelebilir. Gideceğiniz Ülke'nin dilini bilmiyorsanız en azından pratik konuşma kitapları var onları tavsiye edebilirim. Hatta nereler gezip, görülmeli adı altında satılan ufak kitapçıklar var. Rotanızı da önceden yapmaya çalışın, hatta bunu ayrı bir deftere yazın. Bütün olasıkları düşünüp, ona göre ikinci hatta üçün bir plan yapın. Molalarınızı hesaplayın.

Antrenman bu işin temeli o yüzden bu kullanacağınız ağırlıklarla bir ay öncesinden gideceğiniz kilometreleri adım adım bölün ve ona göre sürmeye başlayın :) Eğer aklınıza takılan başka şeyler olursa biz her zaman buradayız. Bize twitter, youtube ve mail adresi üzerinden ulaşabilirsiniz. Eklemek istedikleriniz varsa yine bu kanallar üzerinden paylaşabilirsiniz ;)

Tura çıkacaklara şimdiden iyi yolculuklar. Tekerlere taş değmesin :)

Kendinize çok iyi bakın, iki tekerle kalın ve kasksız dışarı çıkmayııııııın

Seninki kaç vites ?


#tur #yurtdışı #seyahat #bisiklet #gezi #uzunyol

Bisiklet Jant Akor"T" ayarı

 Eğitim ve kendin yap videolarında-yazılarında bu sefer sizler için bisikletinize nasıl jant akorTu ayarı yapacağınızı anlattık. En son yanılmıyorsam eskiyen zincir videomuz vardı sonra araya giren çoğu etkinlik videoları sebebiyle bu videoların da yayın tarihi gecikti.

Jant ayarı neden bozulur ?

 Bisikleti ilk aldığınızda (topladığınızda) üzerine hiç yük almamasından dolayı olabilir, ilk binişten sonra belki biraz daha kayabilir bu normaldir, endişelenmeyin. Diğer türlü bozuk yol, arka bagajınız varsa aşırı yük vs. nedenlerden dolayı bozulabilir.

 Kullandığımız bisiklet City Bike ismiyle sınıflandırılan bir şehir bisikleti. Bisikletin bizim için en büyük yarar sağladığı nokta özellikle de jant akor ayarında "V" fren olması yani pabuç frenli olması işimizi daha da kolaylaştırıyor. Neden?
 Çünkü jantta meydana gelen yamukluk için bir sabitleyici görevi görüyor, disk fren varsa sakın telaşlanmayın bir tahta kalemi (Boyandıktan sonra çıkabilen) veya yapışkan şeritli ufak not kağıtları da referans alma noktası olarak kullanılabilir ;)

Jant akorT ayarı yapmak için bize ne gerekli ?

1- Jant AkorT anahtarı
2- Tahta Kalemi (Boyası çıkanlardan-permanent yazanları almayın)

Akor anahtarı

Tahta kalemi, keçeli kalem de diyebiliriz 

 

Referans almak için uygun konumu belirlemeliyiz

Bu işlemi için jant sehpamız olmadığı için bu yukarıdaki başlangıçlarla yapacağız. Zaten yolda giderken yanınızda sehpa taşıyacak haliniz yok :) varsa onu bilemem tabi. Bisikletinizi ters çevirip olabildiğince düzgün bir yere koyuyoruz. Bununla birlikte fren pabucunu ister elinizle sıktığınız yerden isterseniz de ( Ben arkadaki alyan kısmından yakınlaştırdım) aşağıdan jantınıza yakınlaştırıyorsunuz ve bunun yanında tahta kalemi ile referans almakta fayda var (nereler sürtüyor-sürtmüyor) birkaç tur çevirip eğriliğin olduğu yerleri bulacaksınız. Bundan sonra dikkat edilecek noktaları sıralayalım,

1- Jantınızın içerisinde eşit sayıda tel vardır ve göbek merkezli olduğundan gerilimin yarısı sağ yarısı da sol tarafı çeker.

Sağlı - sollu cemaati sıkıştırmadan

 2- Buna bağlı olarak tellerin de gerilimi  önemlidir ve akor ayarlarından sonra tel  gerginliklerini de elinizle kontrol etmelisiniz.






3- Jant telleri SAAT YÖNÜNE doğru GEVŞER - SAAT YÖNÜNÜN TERSİNE doğru SIKILIR.

Teller saat yönüne doğru gevşer

Saat yönünün tersine sıkılır

Bu işlem hassasiyet gerektiğinden dolayı telleri çeyrek tur çevirerek ayarlamaya çalışmalısınız. Benim eller biraz alışık olduğundan ve tellerdeki gevşeklik fazla olduğundan yarım tur dedim ama çeyrek turdan şaşmayın ;)

Yassı telli jant

Başka aklıma gelenleri söyleyeyim sizlere mesela bazı jant telleri yassı olarak dizayn edilmiş. Bu akor ayarı yaparken teller dönebiliyor. Bunun için ne kullabilirsiniz ? Diğer tele de tutturulacak şekilde bir aparat ya da mandal tarzı bir ekipmanla bu dönmeyi engelleyebilirsiniz.

 Son olarak bu işlemin hassas bir ayar olduğunu hatırlatmakta fayda var. Deneyecek başka jantlarınız varsa üzerinde pratik yapabilirsiniz hatta yapın, eliniz alışkanlık kazansın.




Şimdilik bizden bu kadar diyoruz ve sizleri videomuz ile baş başa bırakıyoruz.

İki tekerle kalın, kendinize iyi bakın veee kasksız dışarı çıkmayın ;)

Seninki kaç vites ?



#jant #akorayarı #bisiklet #jantteli #kendinyap #tamir

Not: AkorT'un T'sinin büyük olmasının sebebi, başka hiçbir işi olmayıp da dilbilgisine takılan arkadaşlara cevap niteliğinden dolayıdır ;)

Ne yapacağız ?

 Sevgili gönül dostları nasılsınız ? İyi misiniz? Birazdan çıkacağımız ruhani yolculuğa hazır mısınız peki ? :D bu nasıl giriş yahu? Okuyan da daha ilk dakikadan neden bahsediyor diyecek. Farklı bir boyuta gitmiyoruz merak etmeyin :)

 Ne yapacağız başlığında bu sefer başımıza gelen ufak tefek tabi umuyorum ki ufak tefek dışarıdan (dört tekerlekli ve diğer motorlu araçların yaptıkları) gelen sıkıntıların olduğu durumlarda ne gibi bir şeyler yapılabilir ondan bahsedeceğim. Trafikte iki tekerlekliye saygının az olduğu bir toprak parçasındayız, bu inkar edilemez bir gerçek. Kimimize küfür ediliyor, kimimiz sıkıştırılıyor, kimimizin başına da daha kötü işler geliyor.

 Biraz daha insancıl olan iki tekerli kullanıcılar için, biraz daha sabır diliyorum. Biliyorum çok mal var etrafta ve elinin altındaki motor parçasıyla egosunu salak saçma şişirenler var ama önceliğimiz soğukkanlı olmak. Etrafta seslerini çıkaramayan ve kendilerini ifade edemeyenler genelde bu tip saldırganlıklar gösteriyor, he unutmadan bir de anne karnında yeterli folik asit almamışlar :D

 Eğer başınıza sıkıştırma, sözlü taciz vb. durumlar geldiyse ve fotoğraf çekebilme ihtimaliniz varsa İstanbul Emniyet Müdürlüğüne şikayet edebiliyorsunuz. Burada ekstra olarak jpeg, doc, xls, avi, wma, mp4 formatlarını yollayabiliyorsunuz fakat dosya boyutu 30 mb'ı geçmemeli ;)

Gönül ister ki, hiç bu işlerle uğraşmamak tabi :) ama yolu yordamı da öğrenmek lazım :)

İstanbul Emniyet'i için gerekli link için tıklayınız

Kendinize dikkat edin, iki tekerle kalın 

Hoşçakalın

Seninki kaç vites ?

#bisiklet #ulaşım #trafik #emniyet

Yoga-Kuş-Bisiklet

 6 Nisan'da Engelsiz Pedal önderliğinde gerçekleştirilen Yoga-Kuş gözlemciliği ve bisiklet sürüşüne biz de katıldık. Aradan baya zaman geçmiş tabi fakat yazısını yazmadık bu etkinliğin çünkü asıl videosu 2,5 hafta sürdüğü için çoğu zamanı oraya ayırmak zorunda kalmıştık. Bu yazıda hem yapılan aktivitelerden hem de asıl videonun artan görüntülerinden kalan başka bir bölümü de sunmak istedik.


 Asıl buluşma çoğunlukla tercih edilen Kadıköy-TAK'da gerçekleşti. Sabah herkes geldikten sonra bacakları ısıtmaya, pedalları çevirmeye başladık. Yer olarak Validebağ Korusu seçilmişti.
Validebağ Korusu'nun kısa tarihi için tıklayın


Kadıköy'den çıkarken biraz eğim ile karşı karşıya kalıyorsunuz bunu da güzergah'da not olarak ekleyeyim. Uzman yoga eğitmenleri ile çeşitli nefes teknikleri ve çalışmalar yapıldıktan sonra sıra geldi kuş gözlemciliğine. Havadan bahsetmek gerekirsek, sabah pek de içinizi açacak bir görüntü yoktu hatta yağmur yağacak tahminlerinde bulunduk. Öğlen olduğunda Güneş bize yüzünü çevirmedi, hem havadan hem de kuş gözlemciliği olacağı için şanslıydık çünkü leyleklerin göçlerini izleme fırsatımız oldu. Bunun dışında farklı türleri de gözlemledik.

 Sadece böyle mi geçti ?
Aralarda çeşitli oyunlar, sürüşler gerçekleştirdik. Biraz arkamızda izci grubu vardı. Onlarda hafta sonunu değerlendirmek ve pratik yapmak için kamp kurmuşlardı...

Yazımız buraya kadar :) devamını merak ediyorsanız sizi videolarımızla bırakıyoruz. İlk videomuz film tadında. Kanepenize geçip, rahat rahat izleyebilirsiniz. Daha sonraki bölüm ise :D artan görüntülerden derlediğimiz Director's Cut adlı çalışmamız :)

İyi seyirler

İki tekerle kalın, kendinize çok iyi bakııııın

Seninki kaç vites?






#yoga #kuş #bisiklet #eğlence #etkinlik

Sıkıldıysan biraz pedalla

  Keyifler iyi mi? Ajandalar hazır mı? Bacaklar peki ? Bisikletlerde de sorun yoksa o zaman sizleri bu etkinliklere bekliyoruz. Neler neler mi var? Sıralayalım,

31 Mayıs 2014 tarihinde Critical Mass İstanbul "Ain't no sunshine" yani "Aman sabahlar olmasın" adı altında çılgın bir etkinlik düzenliyor. Burada gün boyunca bisiklete binip, gece-gündüz bir gün boyunca sürüş olacak aksi bir şey olmazsa :) 

Avrupa yakasından katılacak arkadaşlar ya da "Acaba saat kaçta ve nerede olacaklar?" Diye düşünenler varsa twitter'den konum bilgileri güncellenecek. Böylece yakın bir yerden bağlanabilirsiniz. Hatta ben de zaman zaman konum bilgisi paylaşacağım twitter üzerinden.

Uyaralım, bu grafik çalışmasındaki saatler ve kutucuklar sadece temsili olarak yapılmıştır.

Etkinliğin Facebook sayfası için tıklayınız
Yer-yön ve zaman ilişkisine dair konuşulan facebook sayfası için tıklayınız

Critical Mass Twitter sayfası için tıklayınız

Seninki kaç vites Twitter sayfası için tıklayınız

Havalar bu etkinlik gününde biraz naneli görünüyor ona göre de giyiminize dikkat edin uyarısı yapıyoruz.

Havaya bak, giyimine dikkat

Şu anlık güncel konular arasında konuşulan en önemli konu dinlenme ile yeme-içme durakları. Bu konuları da yukarıda Facebook bağlantısından takip edebilirsiniz. Aman sabahlar olmasın diyoruz ve orada görüşmek üzere ;)

İkinci etkinlik ise Bisikletliler Derneği'nin düzenlemiş olduğu Dünya Çevre Günü adı altında yapılacak bir gezi. 6-8 Haziran arasında gerçekleşecek olan etkinliğin detaylı programı şu şekilde,

06 Haziran Cuma

14:00 Festival kamp alanına giriş ( Bakırköy Botanik Parkı, E-5 Kenarı )
18:00 Festival Alanından Çıkış ( Bisiklet ile ) 
19:00 Festival Açılışı ( Bakırköy Özgürlük Meydanı )
20:00 "Pedallar, Bu Gece, SOMA İçin Dönüyor!" Bisiklet Gezisi
21:00 Yeşilköy Marina'da Mola ve Fener Etkinliği 
22:00. Festival Alanına Dönüş

07 Haziran Cumartesi
08:30 Kahvaltı
09:00 "Bisikletle, Tarihi Yarımada'nın Kalbine Giriyoruz" Gezisi
14:00 Öğle Yemeği
16:00-19:00 Arası Sürpriz Gösteri ve Etkinlikler
19:00 Akşam Yemeği
20:00 Sunumlar 
20:30 Kısa Filmler 

21:00 Dia Gösterileri 

22:00 Gece Gösterisi
22:30 Plaket Töreni ve Kapanış

08 Haziran Pazar 
09:00 Dünya Çevre Günü Gezisi Başlangıç Noktasına Hareket (Harbiye)
10:00 Lütfi KIRDAR, Konuşmalar ve Çekiliş Numarası Dağıtımı
11:00 Dünya Çevre Günü Kıtalararası İstanbul Bisiklet Gezisi Başlangıcı
11:30 Boğaz Köprüsü Geçişi
12:00 Harem - Üsküdar Otoparkı'na Varış
13:00 Çekilişler ve Kapanış

Festival alanında konaklama ve yemek için başka şartlar koşulmuş, onun detayları için tıklayın.

Son olarak da Bisikletli Ulaşım Platformu'nun, kısaca BUP önderliğinde gerçekleşen "Farkındalık Turları" güzergah olarak "Bağcılar-Güngören-Esenler" hattını öne çıkartıp, bisikletin önemini vurgulayacak bir tur yapacaklar. 

BUP'un etkinlik sayfasına ulaşmak için tıklayın

Bizden şimdilik bu kadar, ek değişiklikler olursa elimizden geldiğince güncelleme yapacağız. Bunların dışında başka etkinlikler olursa, yine buradan takip edebilir ve güncel atraksiyonları not alabilirsiniz. 

Kendinize iyi bakın, iki tekerle kalın veeeeee hoşçakalııııııııın

Seninki kaç vites?

Melkwegbridge - Bisiklet ve Yaya köprüsü

Tasarımın ve yaratıcılığın bir araya getiren köprü demek istiyorum kendisine. Hollanda - Purmeren'de güzel bir konuma sahip olan ve şehrin önemli bir kemiğini oluşturan (Melkwegbrug) hem yayalara hem bisikletlilere hem de engelli vatandaşlara hizmet veriyor. Tasarımın güzelliği ve kullanımından bahsetmek gerekirsek 12 metrelik üst kemer yayalar için hizmet vermekte. Fazla basamak var gibi geldi ama Hollanda ve alçak yapıların olduğu bir yerde bu kadar yükseklikten geçmek gerçekten büyüleyici. Hollanda'nın normal tipik kanallarında gezen biri olarak söylüyorum bunu :)

Bu basamakları çıktığınıza değecek

Gece bir başka güzel

Geceleri yolları belirtmek için dizayn edilmiş led şeritler ise göze hiç batmıyor. Köprünün led enerji ihtiyacı da güneş enerjili panellerden karşılanıyor. Örnek alınması gereken en iyi köprülerden birisi olarak düşünüyorum bunu.




Köprüdeki diğer detayları aktaralım sizlere,

Yaya köprüsü 85 ton ağırlığında, çelik kemer destekli ve 130 basamaktan oluşuyor.
Kanaldan su geçişi bozulmayacak şekilde tasarlanmıştır.

Güneş enerjili bir köprü 

Proje adı: Melkwegbrug
Tür/Program/Amaç: Köprü
Yer: Hollanda - Purmerend
Açıklığı: 66 metre
Maliyet: 6,000,000,00 Euro
Ön tasarım: 2007
Final tasarım: 2009
Başlangıç: Mayıs 2011
Bitiş: Ekim 2012
Mimar/Tasarımcı: NEXT Architects
İşbirlikçi: Ronald Rietveld Landschaparchitectuur 

* Fotoğraflar Jeroen Musch'a aittir.

Üstten nasıl?

Google Maps'den bulmak istedim bir de yerini. Screenshot'ı paylaşmak istiyorum sizlerle, kırmızı nokta olan yerde de gördüğünüz üzere bir çalışma hakim. Sanıyorum bisiklet park yeri olacak bir kısmı. (Tıklayarak büyütebilirsiniz)

Melkwegbrug Köprüsü

Bu bana yetmez haritada biraz gezineyim derseniz (buraya tıklayarak) gezinebilirsiniz.

Kendinize çooook iyi bakın, iki tekerle kalın veeee hoşçakaalııııın ;)

Seninki kaç vites ?

SOMA - SESSİZ PEDAL

 Manisa-Soma ilçesinde yaşanan maden kazasında yaşamını yitirenler için 19 Mayıs 2014'de bisikletli gruplar desteklerini gösterdiler. Biz Critical Mass önderliğinde katıldık. Göztepe 60. Yıl Parkı'ndaki buluşma ile  Kadıköy ve sonrasında tekrar sahil güzergahına pedallar çevrildi.

 Söylenecek fazla bir şey yok. Sis perdesi Ülkemizi bırakamadı ve her defasında daha kötü haberlerle uyanıyoruz. Umarız bir daha böyle istenmeyen olaylar yaşanmaz.

Hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımızı rahmetle anıyoruz.

Seninki kaç vites?