2020 için kollar ciddi bir şekilde sıvanmışken, hala bazı şeylerin değişmediğini ve kararsızlığın bizi nerelere götürdüğünü gördük. Sosyal medyada biraz dillenen bir konu vardı. Ülkemizin ve diğer iki Ülke Madrid-Tokyo'nun puanları aynı tablo içerisinde belirtilmişti. Bu bir şekilde bazı yerlerden uçurulmuş, buhar olup gitmiş :) Sene başlarında ben de komite ile beraber çalışmış bir abi ile muhabbet etmiştim. Onunla beraber sorunlara baktık hemen hemen aynı şeyler içeriyordu. 2012 için değişmeyen bazı şeyler 2020 için de değişmediyse, bu işte var bir şeyler dedik.
Sohbetimiz de Avrupa Yakasında bir spor salonunda gerçekleşmişti.
2012 için o zamanlar yine ufak olsam da sadece İstanbul-Ataköy'de kocaman bir tabela içinde 2012 -İstanbul yazısı herkese gövde gösterisi yapıyordu. Her geçtiğimde "Vay be alacağız sanki" Diyordum ama yaklaştıkça da hiç ses çıkmıyordu sağda solda. Sonra Londra açıklanınca hepten pembe gözlükleri taktığımı farketmiştim. Şunu çok iyi biliyordum,
Olimpiyat komitesi haliyle spor yapılacak salon vs. yerlerin konaklama ve ulaşım durumunu ciddi bir şekilde inceliyor. Çünkü olaya iyi bakarsanız İzleyici-Ulaşım-Sporcu-Konaklama dörtlüsünden başka bir şey yok. Haliyle bunlardan birinde aksama olsa Uluslararası bir organizasyon yara alacak.
2020 İçin yaptığımız muhabbette de yine ulaşımdan ziyade konaklanacak yerler incelemeye alınmış. Olimpiyatlarda bireysel sporculara bakıldığında metre metre adamlar oluyor. Bunun yanında takım sporu yapanlar devamlı kabile halinde geziyorlar. Otellerin asansör kapasitelerine ve sayılarına bakmışlar, sonuç içler acısı. Asansöre bir basketbol takımı binmek istese maçtan sonra herhalde 3-4 iniş çıkıştan sonra anca bitecek işi. Tabi ben bunu spor salonlarına yakın yerlerden bahsediyorum yoksa İstanbul'da asansörü kapasiteyi karşılayacak yerler de var ama bu konu gerçekten fiyasko olmuş. Hazırlanan açıklamalar da büyük ansiklopedi kalınlığında cilt cilt olmuş. Tabi ne kadarı olumlu ne kadarı olumsuz orası da zaten verilen puanlara yansımış.
Yol konusuna gelmek istiyorum. Planlamacılara akıl sır erdiyemiyorum açıkçası. Ülke olarak dar görüşlülüğümüze her yerden örnek verebiliriz. Üst geçitler bir gidiş-bir geliş olacak şekilde yapılıyor. Şimdilerde bazıları akıllandı işte. Sonrasına yollar keza aynı, zamanında devlet büyükleri geniş yapın dendiğinde ta o zamanlar her şeyi bilenler ileri görüşlüleri deli sanmışlar. Yani sorunumuz biraz ileriyi görememe ya da tembelliğe yatıp, sonra yaparız modeli. Bu tarihten beri bizim hep canımızı yakan bir durum olmuş. Hala daha dar kalıbı içinde iş yapılıyorsa orada da ciddi sıkıntılar var demek :/
Trabzon'daki Olimpiyat Köyü için birileri bana hala orada çalışabilen takımlar var boş değil diyebilir mi ?
Bir de ne zaman bir şeye ihtiyacımız olacaksa hemen ona başlama tavrına da sitem ediyorum. Mesela Ülke'de ciddi bir şekilde Basketbol Salonuna ihtiyaç var. Belki sadece tv'ler karşısında izlerken farkedemiyorsunuz ama iş sadece maçtan ibaret değil. Anadolu'da hatta İstanbul'da o kadar çok kulüp var ki salonlar artık yetmiyor. Sayısını söylesem belki inanmazsınız. Bunlar için kırılma noktasını beklememek lazım. Harekete geçmek lazım. Keza bisikletten dem vurmak gerekirsek, illa birilerinin ölmesi mi lazım bisiklet yolları için ?
Ufku geniş insanların önünü kesmeyin, destekleyin. Destekledikçe daha çok gelişeceğiz. Eğer hala vizyon için, koltuk sevdası için yapılacaksa hiç yapılmasın daha iyi.
Sözün özünde Olimpiyatları almak için tabi ki daha iyi şeyler yapalım ama bu yapılacak işler lütfen ilerisi için de bir getiri olsun insanımıza ve Ülkemize.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder